


Ayyy napacağım bu çabuk sıkılma huyundan nasıl vazgeçireceğim.Öyle sevdim ki Ebru’yu anlatamam, çok zarif, çok candan, gözlerindeki ışık, hani derler ya ilk görüşte kanım kaynadı diye evet işte aynen öyle oldu. Ebru bana bir ün bir mail atmıştı, o zamana dek yazılarımıza yorum yapıyorduk hep, dedi ki sana bir hediyem var kabul edersen şayet çok mutlu edersin beni, gönderirim sana. Oradan konu açıldı, Rima gözünden rahatsızlandığında Central Hospital’a getirmişti Ebru Rima’yı yoksa buralarda mı oturuyorsun, neredesin derken, gönderme buluşalım demiştim. Nitekim bugün o mailler neticesinde bir araya geldik. Ebru hediyesini verdi ayrılmadan, nasıl nasıl mutlu oldum anlatamam, kendi elleriyle öyleeee güzel şeyler yapmış ki. Öyle mutlu etti ki beni.


Akşam heyecan içinde günümü anlattım Reha’ya ve anneme, gösterdim Ebrucuğumun yaptıklarını, bayıldılar onlarda. Çektim hemen resimlerini koymalıydım sayfama. Ben fotoğraf çekmede pek başarılı değilimdir, bu nedenle bunlar göründüğünden de güzeller bilesiniz.
Başlıkları çocukların buluşması olarak yazıyorum ama esas bunlar benim buluşmalarım oluyor :) Yoksa Cem hala pek arkadaşlarla oynayamıyor henüz alışamadı, araştırdım da 18 aydan önce olmuyormuş zaten, bireysel takılmayı tercih ediyorlarmış, neyse 18 aya az kaldı.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder