13 Aralık 2011 Salı

Neler neler

5 ay tatil yaptı bu blog, eee yeter dedim, yazmak lazım, Cem okusun, hatırlasın ileride diye devam etmek lazım. 5 ayı uzun uzun anlatamam. Kısa kısa geçmeli önem arz edenlerin ya da etmeyenlerin üzerinden.



Önceki yazıdan sonra Cem ile birlikte Bodrum'a gittik ve tamı tamına 40 gün kaldık. Ebru ve Rima'sı geldi, kaldılar 2 akşam. Oynadılar, hopladılar, zıpladılar, denize girdiler. Bir kaç gün sonra Tuğba ve Defne geldi, biz şarabımızı içip sohbet etmeye çalışırken, Defdef ve Cem ne yazık ki birlikte yapamadılar.

İlk kez bir tekneye bindi. Kendi başına indi yüzdü ve tekrar çıktı, çok hoşuna gitti teknede olmak.

Annemin çocukken bana aldığı gibi bende Cem'e civciv aldım. Yalnızlık hissetmesin civciv diye birde ördek aldık. İlk başta korksa da, onları çok sevdi.


Tatil işte netice de, deniz, güneş, kum, arkadaşlar, su tabancası, su tabancası, su tabancası ... :)






Karavanla gezdi, Gümüşlük Tavşan adasına gitti, tarihi kazılar nedeni ile adadan götürülen tavşanları göremedi, o da balık ağı ile balık avlamaya çalıştı. Sonuç olumsuz.



40 gün bitti, 41. gün yola çıkıp döndük İstanbul'a bebekliğinde araba ile gitmiş ve çok zorlanmıştık. Bir daha da araba ile Bodrum'a gitmemişti Cem. Bu nendenle bu dönüş yolculuğu beni çok korkutuyordu. Ya sıkılırsa, huysuzluk yaparsa, mola verdikten sonra tekrar binmek istemezse vs. vs. Neyse ki korktuğum gibi olmadı. Keyifli bir yolculuk oldu.
Miniatürk'e gitti, çok sevdi(k). Ben Hollanda'da Madurodam'a gitmiş hayran kalmıştım, sonrasında buradan çok beklentim yoktu. Çünkü Singapur Sentosa'daki Akvaryumdan sonra Turkuazoo pek başarılı gelmemişti. Ama Miniatürk gerçekten başarılıydı. Eğlendik.
10 Ekim Cem'in doğumgünüydü. Bizbize evde kutladık. Canıımın içi 4. yaşını doldurdu, büyüyor, büyüyor, hızlaaaa...

Okulda da kutlama oldu, okul için temamız Spiderman idi.

Hafta sonu çok sevdiği arkadaşı Ege'nin doğumgününe gitti. Bende çok keyif aldım doğrusu. Arkadaşlarının anneleri ile tanışmak çok mutlu ediyor beni.
Dinazor sevgisi karşısında duyarsız kalamadık ve bir haftasonu Jurassic Land'a gittik. 6D sinema da Cem çok korktu ve ağladı :( ben ise bayıldım :). Sonrasında Laboratuvar Tur'u yaptırılıyor ki gerçekten çok anlamsız. Dinazorlar, doğum fazı, röntgen aleti, tedavi vs. Garip ve gerekli mi ki ? Çıkışta koluna dövme yaptırdı.
Ve Cem'in kardeşi oldu :) Yani aslında kuzeni oldu, minik Eren'imiz var artık. Erencik, babasının doğumgününde 15 Kasım'da doğdu, tahminden erken ve normal doğumla geldi dünyaya.
Cem çok merak ettiği Anıtkabir'e gitti. Atatürk'ü Ata'sını görmek istiyordu. Hayalinde orası Atatürk'ün eviydi anlaşılan. Atatürk'ü sordu bana "Hani nerede" dedi.




Bu aralar okuldan gelince ders çalışıyoruz, harfleri ve rakamları tanımaya çalışıyor, gerçekten başarılı. Bende okul öncesi eğitime adadım kendimi, internetten bulduğum türlü dokümanları bastırıyorum çalışalım diye.



Okuldan akşam derslerinden kalan vakitlerinde tabii ki oyun oynuyor, babasının 7 yaş sınırına takılmadan 4 yaşındaki Cem için aldığı Wii ile oynamaya çalışıyor.



Yazmalı mıyım yazmamalı mıyım çok düşündüm. Yazmalıyım onu hiç unutmamalı. Dedesini. Dedemizi kaybettik 2 Aralık'ta. Cem'i çok seven her fırsatta Cem için Ankara'dan İstanbul'a gelen, cebinde Cem'e süpriz saklayan dedesini. Çok üzgünüz çok. Dedem nur içinde yat.
STAR DIVIDERS Pictures, Images and Photos



5 Temmuz 2011 Salı

O mutlu, biz mutlu

2 ay olmuş yazmayalı. Gelmedi içimden gelemedi. Açtım bilgisayarı hadi yazim dedim, resimler de birikti, yok olmadı. Bir türlü giremedim o ruh haline. Neyse sonunda açtım yine, seçtim resimleriiiiiii, çıktım gittim evden, izledim cücemi yüzme dersinde gizlice, geldim şimdi eve ve hadi bakalım başladığın işi bitir dedim şahsıma.
Ama neler oldu, neler yaşandı, hangi birini yazayım. En iyisi önem arz edenlerden bahsetmek.
Tatilimize gittik, bu kez yazlık değildi neyse ki. Tamam Bodrum harika, ev denizin kenarında, dağ tepe aşmıyorsun, ama yine de yatak topla, sofra hazırla/topla, o, bu, şu derken denize gitmek dışında İstanbul'da olmaktan bir farkı olmuyor. Dedik ki şöyle yemek önümüze gelsin, yatağımız toplansın, Kids friendly olsun, biz de biraz özgür olalım. Özgür olamadık ama diğerleri oldu.
Cem havuzdan çıkmadı, su tabancası ile herkesi yaylım ateşine tuttu. Okuldan Irmak arkadaşı da tesadüfen aynı yerdeydi, onunla kah oynadı kah erkek arkadaşlar bulup onlarla su savaşı yapıp Irmak'tan kaçtı.
Bir baktık Mini Club'tan spiderman olarak geldi, bir baktık batman. Sanırım hiç yemediği kadar dondurma yedi. Bademcik meliyatından sonra bile bu kadar yememişti. Yemek mi ??? O yüzlerce çeşit yemekten hiç biri mi çocuğa cazip gelmez. Yok yemek yemedi. Babası 8 günde 7 kilo aldı ama Cem 1 kilo bile alamadan geldi :)
Akşam yemek sonrası lunapark ardından çocuk animasyonu, dejavu gibi. Ben bunu yapmıştım sanki. Dünde, önceki günde....

Mini Club'ta Tuba ile tanıştık. Tuba miniklerle ilgileniyordu. Benden daha çok Tuba ilgilendi Cem'le, yanından ayırmadı. İkinci anne dedik ona. Bir de Cem Mr. Funny'i çok sevdi, çok şeker çok canayakındı, ailecek bayıldık ikisine de.

Bir gün dedik ki yaa şöyle düzgün çekilmiş aile fotoğrafımız yok, çektirsek mi ? Çektirdik. Cem izin verdiğince ve düzgün poz verebildiğince çektiler.
Keyifli, eğlenceli bir tatildi Cem için. O mutlu, biz mutlu :)
Bir haftasonu babaannesine gittik, arabasını da onlara göndermiştik, orada rahat rahat biner göletin çevresinde diye. Valla o vites değiştirmesini anlatamam, değme şoförlere taş çıkarır, parmağının ucuyla pıt diye :)
Aradı taradı, buldu bir park yeri, iki araba arası. o daracık yere girmek onu çok mutlu etti :) Hehhee
Ve son olarak 2 Temmuz evlilik yıldönümümüz.
Garson abi bana balık getirir misin.
Garson abi karides nerede kaldı.
Garson abi çişim geldi :)
Cem'in diyalogları ile güle eğlene, önce güneş batışı, sonra ışıklarla bezenmiş boğaza karşı yudumladık şarapları.
Bitti.
STAR DIVIDERS Pictures, Images and Photos