1 Nisan 2009 Çarşamba

Hiçbirşey olmamış gibi kaldığımız yerden, yine yeni yeniden…

Yandaki resim sizlerin hissettirdiklerini yeterince anlatıyordur umarım, o nedenle bir şeyler yazmayacağım olup biten hakkında. İyi ki varsınız, yaşasın blog dostluğu.

Ayyy çok şükür şu havalar düzeldi ya, güneşin sıcak yüzünü görür olduk ya. Çok mutluyum çok. Kasvetli ülkeler, şehirler de yaşayanlara üzülüyorum, güneşten yoksun…

Haftasonu güzel havayı buluruz da evde oturur muyuz, Cumartesi nereye gitsek derken kendimizi Hıdiv Kasrında bulduk, neyse ki kalabalık değildi, laleleri ekmişler ama doğaldır ki henüz açmamışlardı.

Oturup bir şeyler yedikten sonra Cem’i çimlerde özgürlüğüne bıraktık. Eskiden çiçekleri kopartırdı artık cici yapıyor.

Epey bir süre çimler üstünde koştu durdu, çiçeklere cici yaptı, sonra ayağı takıldı yere düştü, ve eller otomatik olarak havaya kalktı, yazın Bodrum dönüşü bahsetmiştim ve resimlemiştim çimler üzerinde otururken elleri havada Cem’i, ama aradan neredeyse 1 yıla yakın zaman geçmesine rağmen fark ettik ki hala çimlerle münasebeti gereksiz buluyor :)

Bu aralar fena bir sorunumuz var, kendini yataktan atmaya çalışıyor, geçenlerde havada yakaladık, ancak dün bir çözüm bulduk, ve umarım Cuma günü bu çözüm uygulanacak. Yatağın dört köşesindeki, tül asmak için yapılmış direkler kesilecek ( çünkü onlara tutunup güç alıyor ve böylelikle bacağını korkuluğun üzerine çıkartabiliyor), yatağın altındaki çekmeceler iptal edilip yatak 15- 20 cm. aşağı çekilmiş olacak, haa bu bize ne kadar zaman kazandıracak henüz bilmiyoruz, 17,5 aylık bir bebeğin bunları yapıyor olması ilginç, ama işte adı üzerinde Cemavar.

Raşide teyzesi hastayken, ben evdeyken ve anneannesi geldiğinde :) ayakkabılarını giymişti anneannesinin, takada tukada evi gezmişti, bende kameraya çekmiştim, çok hoşuma gitti, paylaşmak istedim, Odasına gidip bebeğine gösteriyor ayakkabılarını, sonra da sahibine geri veriyor :)


Bu aralar çok konuşmaya başladı, bazen susmadan dakikalarca konuşuyor, kendi dilinde, ama bunun yanında anlamlı kelimeleri de gün geçtikçe artıyor:

Kaka : Gaka
Kahvaltı : Kakahltı
El : El
Ayak : Aya
Uçak : Itak
Sıcak : Icak
Tavşan : Tantan
Limon : Imon
Elma: Ema
Amin amin : (Ezan duyunca)
Ayak : Aya ( bunu ayak anlamında kullandığı gibi, mama sandalyesinde kaldırılmak istediğinde, ya da yatağından çıkarılmasını istediğinde söylüyor )

Ve ardı ardına 20 kez hızlı şekilde Anne diyebiliyor, bunu da kameraya çekmem lazım.


Sizleri çok seviyor, bu yazımı da bitiriyorum.

6 yorum:

  1. Hidiv resimlerinize bayıldım, gözünü sevdiğim bahar işte.
    Bu arada biz de Lâl'in yatağını şimdiki seviyesinden zemin seviyesine almıştık Cem kadarken. Babası menteşeleri söküp, yatağın altına da kalınca ahşaptan bir şey yaptırdı. Çukura düşmüş gibi görünse de çok rahat oluyor :)

    YanıtlaSil
  2. :))))
    bizimkide parke taşların arasından çıkan çimlere otlara basmıyor.
    böcekmiş onlar :))

    YanıtlaSil
  3. heyooo sizi görmek çok güzel, günün en güzel olayı seciyorum bu kavuşmayı.
    güneş sıcacık, cem her zamanki gibi çok şirin, anneciği tazelenmiş... bense okuldan kaçmaya çalısan bir çocuk gibi kendimi ofisin dışına atmak için bir bahane bulmaya çalışıyorum.
    ey hayat, ne kadar zorsun, ee biz de zoru seviyoruz zaten :P

    YanıtlaSil
  4. Sizi tekrar görmek cok güzel...
    hosgeldiniz tekrar. Üzülmüstüm gercekten. Fotoraflar harika. Hipp'in sayfasinda bahar bebegini seciyorlar bu ay, bu fotoraflarla mutlaka 1. olursunuz...

    YanıtlaSil
  5. Bende sizi seviyorum Cemaver ve Handoşum:)aklım cıkdı bı daha yazmayacaksın dıye...

    YanıtlaSil
  6. Çok sevindim döndüğünüze, umarım bir daha sizi böyle üzecek şeyler olmaz, kaleminini, güzel resimlerinizi eksik etmeyin :))

    YanıtlaSil