Hayvanların çoğunu öğrendiğinden artık Cem'in hayvanat bahçesine gitme zamanı geldi dedik ve Darıca'daki Hayvanat Bahçesine gittik teyzeyi de kapıp.
Çok üzüldük, parkın haline de hayvanlara da. İnsanlar veya firmalar sponsor olmuşlar ama yok yine de olmamış. Siz hiç koca kafalı sıska bedenli kaplan gördünüz mü mesela. Biz gördük sanki Etiyopyalı bu kaplan.
Gezdik, çoğu boş olan kafeslere boş boş baktık :) Mesela Cem tutturdu tavşan diye en sonunda bulduk tavşanların olduğu yeri ama tüm kafesler boştu, tavşan yoktu, diyorum ki acaba hani kaplan aç kalmasın diye ...
Resimlerden önce Cem'in neler gördüğünü anlatan kısa bir film var . Aaa çocuğum "leylek" gördük diyor ama ben onu eşşek anlıyorum, çocuğum bozuntuya vermiyor, madem eşşek anladı annem, bende eşşek sesi çıkartayım diyor :) Çok güldüm kendime çok. Bu arada dikkat ederseniz bir hışırtı var, ilk kez parmak boyası deniyoruz, etrafı mahvetmesin diye masasının altına kocaman bir torba serdim, konuşurken sürekli ayaklarını hareket ettirdiğinde o hışırdıyor.
Bunlarda resimler, ilk resim de teyze kucağında nereye bakıyor, hayvan pek olmadığından parkta kurulmuş çarpışan araba pistindeki arabalara :)
Pek anlaşılmıyor ama işte bahsettiğim Etiyopyalı kaplan.
Bu resimde Meripoint Birthday Party'e giderken, kurabiyeciğimin doğumgününe gittik Cem'le. Fotoğraf makinamızı unuttuğumuz için doğumgünü resimlerimiz yok ama işte burada "Defne'yle Yaşamak"ta var hem de en güzelinden. Süper bir doğumgünüydü, harikaydı herşey, hamarat kadın hem 2 çocuk hem taşınma dememiş neler yapmıştı o evi nasıl süslemişti kendi elleriyle yaptıklarıyla anlatamam. Utandım kendimden, beceriksizliğimden, tam da Cem'in doğumgününe az kalmışken.