Bodrum Bodrum ...

Bilirsiniz başlık yazma özürlüyüm yine bulamadım bende geçen yıl yazdığımın aynısı olsun dedim. Adına şarkılar yazılmış daha ötesi var mı ? Yok valla. Ama doğruyu söylemek gerekirse Bodrum'a 1 kez gittim, Turgutreis varken ne yapalım Bodrum'da, aşk diye bir şey varsa ben oraya aşığım.

Neyse gelelim tatili anlatmaya, yok ama öncelikle belirtmeliyim ki blogları okumayı ne çok özlemişim, sizlerden haber almaya ne kadar alışmışım, tatil güzelde internetsiz olmuyormuş.

1 ay kaldık, 15 gün Reha'lı 15 gün Reha'sız. Reha olduğu zamanlar hayat benim için çok daha kolaymış gidince anladım. Her akşam üstü Cem'le gezintiye çıkmaları nimetmiş, gidince anladım, konuşmak, ara sıra takışmak ne keyifliymiş gidince anladım, zor oldu onsuz günler ama yine gideceğim :)

Cem bu 1 ayda oldukça gelişti, öncelikle boyu uzadı, sulak yer ya ondan herhalde :) kelimeler aldı başını gitti, yazmam yazamam aklıma gelmez hepsi, sosyallik deseniz haddinden fazla, herkesle dost herkesle arkadaş.

Hepsinden en önemlisi canım anneme ne kadar teşekkür etsem, dua etsem az, Cemavar canını çıkarttı, ama o ben rahat edeyim diye sesini çıkartmadı. Sağol canımıniç annecik.

Yaaaa önce yazı yazayım sonra resimleri ekleyeyim dedim, Explorer 8 yüklemiştim ondan sanırım resimlerin yerini değiştiremiyorum. Durum böyle olunca resimler karışık, bir daha uğraşmak istemedim.

Cem ve Semih arkadaşı, ilk başlarda savaştılar sonraları el ele tutuşup oynadılar.

En sevdiği çok sevdiği, ailece çok sevdiğimiz Mama Abi'si Bülent Abi'si, Cem'e verdiği parasını almadığı mamalar yüzünden umarım zarara uğramaz. Sayesinde 10 günlük bebek aldım kucağıma. Kucak dolusu sevgiler minik tatlı Göksu Gözde bebeğinizle bir ömür boyu çok mutlu olun.
Diyorum ya resimler karışık bu da tatlı Cem resmi,

Kollukları taktı denize atladı, korkusuz bu çocuk sahil kenarında oynarken birden canı istiyor denizee girip çıkıyor :)

Simit yedi evin her köşesinde bu işe en çok karıncalar sevindi.

Neriman ablası bir diğer en sevdiği insan, Neriman diyemedi, Maa dedi, Maaa'sı sabah akşam Cem'ini sevmeye geldi, Cem Maa'sının kucağından inmek istemedi.




Ayten teyzesi ve anneannesi ile bayatlamış ekmekleri "bayık"lara attılar,

Bu resme birşey yazmak istemedim, gerek var mı ki,

Kolluğa terfi etmeden önceki arabası, önce onunla adapte oldu denize, bu arada o inatla havuz diyor denize, henüz farkı anlamadı :)

15 gün içinde 2 kez başbaşa çıktığımız yemeklerden 2.'si, ilki herhalde daha aşağılardan çıkacak. Şu elele tutuşma fikri Reha'dan çıktı, sonra resimlere bakınca çok gereksiz olduğunu o da anladı :)

Teyzesiyle gazete okudu, yurtta dünya da neler oluyor bilmek istedi,

Yine bir sahilde Cem resmi,

Baba oğul akşam gezmesinde,

Havuzdan bir iki resim daha,

Evet işte başbaşa ilk yemek resmi de buradaymış

Anneannesiyle sohbet ederken, çok konuşkan çok hoş sohbet oldu, kime çekti acaba !!? :)